27 Mayıs 2011

Geri sayım (128)

       Düğün hazırlığı denen şey ne kadar zormuş. en son yazı tarihime baktımda nerdeyse iki aydır bilgisayar başına geçip birşeyler yazmamışım. Tabi bu arada dikiş işinide ara verdim. Kumaşlarımı en son kaldırmakla kaldırmamak arasında kalıp aciliyetin hazırlıklar olduğuna kanaat getirip hepsini kolilere kaldırdım. Yeni evimde yeni cicilere olmayı bekleyecekler bir süre.
        Bu aralar kanaviçeye meraklandım. Birkaç seccade işledim. Elimde bir salon takımı var. Galiba benim evimde ipler kumaşlar mutlaka bir yerlerde olacak. Boş duramıyorum.
ama bugün bunlara ara verip nişan hazırlığında aldığım kuzucuklarımı hazırladım. Efendim bu şirin kuzularla münasebetimiz pek bir garip.

Kendilerini internet dahil bütün ortamlarda ve bilimum oyuncak mağazalarında aradım. Ama kısmet Eminönünde buluşmak oldu. Oyuncak olarak adlandırmayı onlara uygun bulmuyorum. Bu şirinlikler şimdilik evimde benim gibi misafirler. Konsepte uyum sağlamaları için duruma uygun giyindiler süslendiler ve 128 gün sonra yolculuğa çıkacaklar.
Kızların hazırlanması daha uzun sürdüğü için beyefendi ile başlayalım. Kendisi yakışıklı bir kuzu olduğu için papyon istediğini söyledi. Bende kendisini kırmadım isteğini yerine getirdim. İki farklı boyutta dikdörtgen parçalar hazırladım. Bunları büzdürüp üstüste ekleyerek papyon şeklini verdim. Siyah kurdela ile çevresini ve kuzun boynunu  dolayıp sıkıca düğümledim. ta taaaaaa

Pek bir yakışıklı oldu. Sıra hanım kızımızda. O da bembeyaz tüller içinde kuğuya benzemek istedi. bende bir parça tülle ona duvak hazıladım. Duvağına inciler diktim. Sonra oğlumuz kızımıza bir inci kolye hediye etti. onuda boynuna taktım.






ve mutlu son...
Kalan 128 günü beraber bekleyeceğiz. Onlarla ne yapacağım süpriz.